Haberler / Trafik kazalarında tazminat
Telefon: 05376486475
Trafik kazalarında tazminat
Trafik kazalarında tazminat

Trafik kazalarında tazminat 

YARALANMALI TRAFÄ°K KAZALARINDA TAZMÄ°NAT

Yaralanmalı trafik kazalarından doÄŸan zararlar BK m.54‘ te düzenlenmiÅŸtir. Buna göre;

  1. Tedavi giderleri,

  2. Kazanç kaybı,

  3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doÄŸan kayıplar,

  4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar,

Bedensel zarar olarak belirtilmiÅŸtir.

TEDAVÄ° GÄ°DERLERÄ°

Yaralanmalı trafik kazalarında, tıbben gerekli ve makul olan tedavi giderleri tazminat kapsamına girmektedir. Tedavi giderleri kapsamında yapılan hastane masrafları(röntgen, ameliyat, serum vs.), tedavi için gidilen yol masrafı, ilaç masrafı gibi masraflar bu kapsama dahil edilebilir. Hatta estetik ameliyat ücretleri de tedavi giderleri kapsamına girebilir.

OlaÄŸan yaÅŸam akışında, çoÄŸu zorunlu tedavi giderinin belgelenmesi zordur. ÖrneÄŸin 10 gün dolmuÅŸla hastaneye gidip giden bir kiÅŸinin, bu masrafını mahkemeye sunması bir hayli zordur.  Mahkemelerin gidiÅŸ-geliÅŸ yol ücretine dair ya da baÅŸkaca zorunlu masraflarda belge verilmediÄŸi için bu masrafları reddetmesi yerinde deÄŸildir. Bu durumda zorunlu giderlerin bilirkiÅŸi incelemesi ile tespit edilmesi gerekir.

KTK. m.98’e göre Trafik kazaları sebebiyle kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel saÄŸlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen saÄŸlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Sigorta ÅŸirketi tarafından tedavi giderinin karşılanması, trafik sigorta ÅŸirketinin sorumluluÄŸunun devam etmeyeceÄŸi anlamına gelmez. Ancak sigorta ÅŸirketleri, kendilerine yatırılan primlerin %15’ini SGK’ya aktarmaları durumunda, saÄŸlık hizmet bedellerinden dolayı sorumlu olmaz.

KAZANÇ KAYBI

Kazanç kaybı, kazada zarar gören kiÅŸinin kendi iÅŸini yapamaması veya kaza sebebiyle iÅŸinden çıkarılmasından dolayı yoksun kaldığı kazancı ifade eder. Böyle bir kaza olmasaydı, kiÅŸinin elde edebileceÄŸi kazanç ile yaralanma sonunda elde edeceÄŸi muhtemel kazanç arasındaki fark oluÅŸan zarardır.

Çalışanlar yönünden

Çalışan birisi trafik kazasından dolayı bedensel zarara uÄŸraması durumunda, haksız eyleme maruz kalmıştır. Bu çalışan kiÅŸi, tedavi gördüÄŸü süre için ve ayrıca hayat boyu sakat kalmış ise bu maluliyetten dolayı bir kazanç kaybına uÄŸrayacaktır. Bu kazanç kaybı belirlenirken, onun olay sırasında ve sonrasında elde ettiÄŸi ve ilerde elde etmesi muhtemel gelirler üzerinden bir deÄŸerlendirme yapılacaktır.    

Kazanç kaybını dar yorumlamamak gerekir.  Dar yorumu bir kenara bırakırsak, beden gücü eksilen kiÅŸinin gelirinde bir eksilme olmasa bile, aynı kazancı elde ederken yaşıtlarına ve aynı iÅŸi yapanlara göre daha fazla "güç-efor" harcayacak olması nedeniyle "güç (efor) kaybı tazminatı" isteme hakkı bulunduÄŸunu kabul edilmektedir.  Yargıtay da gelir kaybı kriteri yanında efor kaybı kriterini de kazanç kaybında esas almaktadır.

Bir iÅŸi ve kazancı bulunmayanlar yönünden

Emekli veya iÅŸsiz olan kiÅŸiler de kazanç elde edemeseler bile kazanç kaybı için tazminat isteyebilir.  Mesela ev kadınlarının pratikte bir iÅŸi ve kazancının olmadığı, bundan dolayı da mesleÄŸinin olmadığı kabul edilir. Ancak ev kadınlığını bir meslek olarak kabul etmek gerekir. Çünkü ev kadını trafik kazası sonucu yaralanmışsa, kendi ev iÅŸlerini yaparken aksama yaÅŸayacaktır ve bu durum aile hayatını da etkileyecektir. Bu sebepten ötürü, ev hizmeti aksamasının tazminat olarak ödenmesi gerektiÄŸi uygulamada kabul edilmiÅŸtir. Ev hizmetlerinin aksaması sonucu tazminat hesabı, yasal asgari ücret üzerinden yapılacaktır. Çalışanlar için asgari geçim indirimi ev hanımları açısından pasif dönem yani emekli dönemi için indirim yapılmayacaktır.

Küçük yaÅŸta sakat bırakılan çocuklar yönünden

Trafik kazası sonucu sakat kalan çocuklar yönünden bedensel zararlarda, maluliyet nedeni ile evde veya dışarda ailesine yardımcı olma, eÄŸitimine devam etme, yaÅŸamsal ihtiyaçlarını giderme gibi faaliyetlerde diÄŸer yaşıtlarına göre daha fazla emek ve güç harcayacaktır. Bunun sonucu daha fazla emek ve güç, aile ekonomisine ciddi kayıplar yaÅŸatacaktır. Ä°ÅŸte bu sebepten ötürü, burada bir maddi zararın oluÅŸtuÄŸu kabul edilmeli ve tazmin edilmesi gerekmektedir.

Estetik zararlar yönünden

Bazı mesleklerde(mankenlik vs.) geçimini dış görünüÅŸüyle kazanan kiÅŸiler, trafik kazası sonucu mesleÄŸini yapmakta veya ilerlemede sıkıntı yaÅŸayabilir. ÖrneÄŸin trafik kazası sonucu yüzünden sürekli olarak iz kalan bir manken veya TV sunucusu, sürekli olarak iÅŸ gücü kaybı yaÅŸayabilir. Bu gibi durumlar sonucunda, hakim tarafından konusunda uzman bilirkiÅŸilerce bu zararların hesaplanıp tazminata hükmedilmesi uygun düÅŸmektedir.

ÇALIÅžMA GÜCÜNÜN AZALMASINDAN YA DA YÄ°TÄ°RÄ°LMESÄ°NDEN DOÄžAN KAYIPLAR

Çalışma Gücünün Azalması (Geçici iÅŸgöremezlik durumu)

Kaza geçiren kiÅŸinin, kalıcı sakatlık durumu olmadan bir süre tedavi görmesi, iyileÅŸinceye kadar çalışamaması ve bu yüzden iÅŸ ve kazanç kaybına uÄŸramış bulunması geçici iÅŸ göremezliktir.

Geçici iÅŸ göremezlik tazminatı, sadece çalışanlar açısından deÄŸil, ev kadınları açısından da istenebilir. Çünkü tedavi süresince günlük ev hizmetlerini yürütemeyen kadın, ev hizmetini yapamamış ve bu durum aile ekonomisine artı bir yük olmuÅŸtur. Bu yükün de tazminatla giderilmesi gerekir. Aynı durum, trafik kazasından dolayı okula gidemeyip derslerden kalan öÄŸrenci için de geçerlidir. Çünkü kaza sonucu öÄŸrenci meslek hayatına geç atılmıştır ve bundan dolayı maddi zarara uÄŸramıştır.

Geçici iÅŸ göremezlik süresi, tıbbi tedavi süresinin yanında ayrıca iyileÅŸme süresini de kapsar. Bu süreler arasında fark olabilir. Genellikle iyileÅŸme süresi daha uzundur. ÖrneÄŸin, hastaneden taburcu olduktan sonra, doktor evde bir süre istirahatı uygun görülebilir. Ä°yileÅŸme süresi, yapılan iÅŸin niteliÄŸine göre deÄŸiÅŸir. ÖrneÄŸin bir kiÅŸinin ayağının kırıldığını varsayalım. Bu kiÅŸinin iyileÅŸme süresi, futbolcu olması durumunda veya masa başı iÅŸ yapan biri olması durumunda farklılık gösterir. Futbolcu olanın iyileÅŸme süresi daha uzun olacaktır. Çünkü ayaÄŸa darbe alan bir meslek olmasından dolayı, riske atılmaması için daha uzun iyileÅŸme süreci olacaktır. Ä°ÅŸte bu sürenin belirlenmesi, farklı durumlara göre deÄŸiÅŸkenlik gösterdiÄŸinden dolayı, mahkemelerin uzman bilirkiÅŸilerden rapor alması gerekmektedir.

Çalışma Gücünün Yitirilmesi (Sürekli iÅŸ göremezlik )

Sürekli iÅŸgöremezlik zararları, beden gücü kayıp oranlarına göre ikiye ayrılmakta fayda var. Sürekli kısmi iÅŸgöremezlik ve sürekli tam iÅŸgöremezlik. Bunu kısmi maluliyet ve tam maluliyet olarak da isimlendirebiliriz.

Kısmi Maluliyet

Organ eksilmesi veya organ zayıflaması sonucu beden gücünün belli bir oranda azalması durumudur. Bu durumdaki kiÅŸi çalışmasını sürdürebilir ise de, yaşıtlarına ve aynı iÅŸi yapanlara göre daha fazla güç ve çaba harcayacağından, kazançlarında bir azalma olmasa bile tazminat isteme hakkı vardır.

Sürekli Maluliyet

Beden gücünün bütünüyle yitirilmesi durumudur. Bu durumdaki kiÅŸi artık çalışamayacak ve kazanç elde edemeyecektir. Bu nedenle tazminatı yüzde yüz oranı üzerinden hesaplanacak, giderek baÅŸkasının yardımıyla hayatını sürdürmesi zorunluluÄŸu varsa, ayrıca tazminat tutarına bakıcı giderleri de eklenecektir.

EKONOMİK GELECEĞİN SARSILMASINDAN DOĞAN KAYIPLAR

Ekonomik geleceÄŸin sarsılması nedeniyle ortaya çıkan zararlar, müstakbel zararlardır ve bu zararlar çalışma gücünde bir azalma olmasa dahi meydana gelmektedir. Kaza sonucu özellikle zarar görenin dış görünümündeki deÄŸiÅŸiklikler, ekonomik hayatta daha zor iÅŸ bulma veya mevcut iÅŸinde daha fazla güç harcama veya iÅŸini kaybetmesine yol açabilir. ÖrneÄŸin trafik kazası sonucu, bir ses sanatçısının beyninde ÅŸarkı söylemesini engelleyen durum oluÅŸursa veya sinema sanatçının yüzünde iz oluÅŸursa ekonomik gelecek tehlikeye düÅŸmüÅŸ olabilir. Bu zararın tespiti için de ekonomik gelecek sarsılmasaydı elde edilecek kazanç ile bu ÅŸartlar altındaki kazancın arasındaki fark göz önünde tutulur. Ayrıca çalışma süresi gibi faktörlerin ele alınması gerekir.

ÖLÜMLÜ TRAFÄ°K KAZALARINDA Ä°STENEBÄ°LECEK ZARARLAR

BK. m.53’e göre ölüm halinde uÄŸranılan zararlar ÅŸunlardır:

  1. Cenaze giderleri.

  2. Ölüm hemen gerçekleÅŸmemiÅŸse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doÄŸan kayıplar.

  3. Ölenin desteÄŸinden yoksun kalan kiÅŸilerin bu sebeple uÄŸradıkları kayıplar.

Burada destekten yoksun kalma tazminatının kimleri kapsayacağı, belirlenmesi önem taşır. Bundan dolayı aÅŸağıda bu konuya daha fazla deÄŸinilmiÅŸtir.

CENAZE GÄ°DERLERÄ°

Cenaze giderlerine defin giderleri, cenazenin bir yerden baÅŸka bir yere taşınması giderleri, kefen masrafı, yemek masrafları vs. masraflar girer. Ölenin yakınları yörenin adetine göre daha fazla masraf yapmışsa, bunu mahkemeden talep edebilir. Ancak pratikte cenaze masrafları devlet tarafından karşılanmaktadır. Bu durumda cenaze giderleri ile ilgili zararın oluÅŸtuÄŸunu çoÄŸu durumda söylemek güçtür. Tabi devletin yaptığının haricinde yapılan giderler için tazminat hakkı vardır.

ÖLÜM HEMEN GERÇEKLEÅžMEMÄ°ÅžSE TEDAVÄ° GÄ°DERLERÄ° Ä°LE ÇALIÅžMA GÜCÜNÜN AZALMASINDAN YA DA YÄ°TÄ°RÄ°LMESÄ°NDEN DOÄžAN KAYIPLAR

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMÄ°NATI

Ölen kiÅŸinin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun kalma tazminatı” denir. BK m.53’ten de anlaşılacağı üzere destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteÄŸin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır.

Burada destekten yoksun kalanlar, desteÄŸin ölümünden önceki dönemdeki sosyal ve ekonomik durumlarının ölümden sonra da aynen devam ettirilmesini isteme hakları vardır. Yani haksız bir eylem sonucu ölen kiÅŸinin desteÄŸinden mahrum kalanlar madde metnine dayanarak tazminat isteme hakkına sahiptirler.

Destekten yoksun kalan kiÅŸilerin mutlaka mirasla veya mirasçılık sıfatı ile ilgili olmasına gerek yoktur. Buna paralel olarak mirası reddeden mirasçı da destekten yoksun kalma tazminatı için dava açabilir. Bu tazminattaki amaç, ölenin desteÄŸinden gerçek ya da farazi olarak mahrum kalanların zararının giderilmesidir. ÖrneÄŸin evlilik birlikteliÄŸi olmasa bile aynı evde yaÅŸayan sevgili de destekten yoksun kalma tazminatına hak kazanabilir.

Resmî bir evlilik münasebeti mevcut olmadığı halde ölen erkekle yaÅŸayan kadının yoksun kalma tazminatı isteyebilmesi her zaman kabul edilen bir durum deÄŸildir. Bunun için ilk ÅŸart ölen erkekle tazminat isteyen kadın arasında devamlı karı koca gibi bir hayat birliÄŸinin mevcut ve bu düzenin ileride de devam edeceÄŸinin duruma göre beklenebilir olması gereklidir. Geçici birlikte yaÅŸama hali tazminat için yeterli deÄŸildir.

Destekten yoksun kalma tazminatı BK. hükümlerine göre üçüncü kiÅŸilere devredilebilir. Bu devir, yan hakları da kapsar. Ayrıca destekten kalma tazminatı üzerinde rehin de kurulabilir. Tazminat, maddi bir tazminat olması sebebiyle zarar veren zararı karşılamadan ölmüÅŸse borç mirasçılarına geçer. Fakat destekten yoksun kalanlar açısından tazminatı farklı durumlara göre incelemek gerekir. Destekten yoksun kalan, bakıma muhtaç hale gelmeden önce ölmüÅŸse, mirasçılar bu davayı açamaz. Ancak destekten yoksun kalan, ölümünden önce muhtaç hale düÅŸmüÅŸse; mirasçıları, mirasbırakanlarının bakım ihtiyacı doÄŸduÄŸu andan ölüme kadarki süre için tazminat isteyebilir.

DESTEK TÜRÜ

Uygulamada iki tür destekten bahsedilmektedir.

GERÇEK DESTEK

Gerçek destek, ölen kiÅŸinin saÄŸlığında düzenli ve sürekli olarak yaptığı destek olarak tanımlanmaktadır. ÖrneÄŸin babanın çocuklara olan desteÄŸi(evlilik dışı olsa dahi), çocuk yetiÅŸkin ve çalışıyor ise ebeveynlerine yapılan destek gerçek destektir. Destek olan kiÅŸinin arkadaÅŸ, birlikte yaÅŸanılan metres, kardeÅŸ veya teyze olmasında bir sakınca yoktur. Sınırlama olmadığı için sürekli ve düzenli bakım iliÅŸkisi ispat edildiÄŸi takdirde gerçek destek sayılabilme imkanı vardır.

FARAZÄ° DESTEK

Farazi destek, ölen kiÅŸiden ilerde alınması varsayılan(muhtemel) destek olarak tanımlanabilir. Bu destekte daha çalışma çağında gelmemiÅŸ çocukların kazada ölmesi durumunda, ilerde anne ve babaya destek olacakları kabul edilmektedir. Hayatın normal akışında yetiÅŸkin çocuklar, anne ve babasının bakım ihtiyacını veya saÄŸlık giderlerini genellikle karşılamaktadır. Ä°ÅŸte ölen çocuÄŸun anne ve babasının bu muhtemel destekleri alamaması tazminat hakkı doÄŸurur.

ZARARI HESAPLAMADA GÖZ ÖNÜNE ALINAN UNSURLAR

DESTEK SÜRESÄ°

Destek verenin yaÅŸam süresi ile destek verilenin yaÅŸam süresi tazminatın hesabında önemlidir. Bu bakımdan destek veren ve destek alanın yaÅŸam sürelerine göz atmak gerekir. Destek süresi açısından hangisinin yaÅŸam süresi daha önce sona eriyorsa, zaman hesabında bu süre esas alınmalıdır.    

Yargıtay kriterlerine göre muhtemel yaÅŸam süresi için P.M.E.–F.(PMF 1931) tablosu esas alınmaktadır. Muhtemel yaÅŸam süresinin belirlenmesi ile destek süresi de belirlenir. Bu aÅŸamadan süreye göre tazminat hesabı yapılır.

ÖLENÄ°N MESLEĞİ, GELÄ°RÄ°, KAZANCI VS.

Ölen desteÄŸin tespit edilen son geliri tazminatta esas alınmaktadır. Yargıtay kararlarına göre de gelirin her yıl %10 oranında artıp, %10 oranında iskonto uygulandığı esas alınarak destekten yoksun kalma zararı hesaplanır.

Destek serbest meslek sahibi ise vergi beyannamesi esas alınmalı ve beyan edilen son geliri, asgari ücretle oranlanarak, sonraki yılların gelirleri asgari ücretteki artışa göre belirlenmelidir. Ä°lgili resmi merciler veya dernekler gibi kuruluÅŸlardan bu alandaki emsal kazanç ortalamalarının sorulması suretiyle de ücret hakkında hesaplama yapıldığı uygulamada karşımıza çıkmaktadır. DesteÄŸin geliri hususunda herhangi bir veri bulunamamışsa ya da saÄŸladığı yardım fiili çalışmadan ibaretse, asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmalıdır.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA ZARARINDA Ä°NDÄ°RÄ°M(DENKLEÅžTÄ°RME)

Destekten yoksun kalma zararının hesabı yapılırken desteÄŸi yitiren kiÅŸinin saÄŸladığı bazı yararların göz önünde bulundurulması gerekir.

MASRAFTAN KURTULMA

Ölüm sebebiyle destekten yoksun kalan, ölene ait yapması gereken bir takım masraflardan kurtulması halinde, saÄŸlanan yarar, destek tazminatından indirilir. ÖrneÄŸin ölen kiÅŸinin yaÅŸaması halinde yapacağı masraflar, ölüm yüzünden yapılamamış ve tasarruf edilen giderlerin destekten yoksun kalma tazminatından düÅŸülmesi gerekmektedir.

DESTEKTEN YOKSUN KALANIN TEKRAR EVLENME OLASILIÄžI

Destekten yoksun kalan eÅŸin ilerde yeni bir evlilik yapma olasılığına göre destekten yoksun kalma tazminatı deÄŸiÅŸebilir. Uygulamada evlenme ÅŸansının çerçevesi, yargı kararlarında bazı ilkelerce belirlenmiÅŸtir. Buna göre daha çok, hazır tablolardan yararlanılmaktadır. Askeri Yüksek Ä°dare Mahkemesi tarafından kullanılan tablonun mevcut koÅŸullarda ülkemiz koÅŸullarına daha çok uyumlu olduÄŸu Yargıtay HGK kararında belirtilmiÅŸtir.

AYÄ°M tablosuna göre kadınların evlenme ÅŸansı
17-20 yaş arası %52
21-25 yaş arası %40
26-30 yaş arası %27
31-35 yaş arası %17
36-40 yaş arası % 9
41-50 yaş arası % 2
51-55 yaş arası % 1

AYİM tablosunun erkeklere uyarlanması:
17-20 yaş arası erkekler %90
21-25 yaş arası erkekler %70
26-30 yaş arası erkekler %48
31-35 yaş arası erkekler %30
36-40 yaş arası erkekler %15
41-50 yaş arası erkekler % 4
51-55 yaş arası erkekler % 2

Tekrar evlenme kıstası için yargı kararlarında cinsiyet, yaÅŸ, çocuÄŸun varlığı, mali durum, dış görünüÅŸ gibi özellikler dikkate alınmaktadır. Örnek Yargıtay kararlarına bakmak gerekirse;

  • “…Ülkemizde genel olarak eÅŸinin ölümünden sonra hayatta kalan erkeÄŸin tekrar evlenme olasılığı kadına göre daha yüksektir. Bu gerçeklik karşısında davacının tekrar evlenme olasılığının % 2 olarak kabulü doÄŸru görülmemiÅŸtir…”

  • “…Tekrar evlenme ihtimaline göre tazminattan yapılacak indirim oranı belirlenirken, çocuk sayısı, dul eÅŸin mali durumu, dulun saÄŸlığı, dul eÅŸin yaşı gözetilmeli ve mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkiÅŸi raporunda yapıldığı gibi kademeli ve deÄŸiÅŸen oranlı bir indirim deÄŸil, bir seferde tek indirim yapılması gerekir…”

  • “…Dairemizin yerleÅŸmiÅŸ uygulamasına göre eÅŸin evlenme ihtimalinin olay tarihi itibarıyla AYÄ°M tablosuna göre deÄŸerlendirilmesi suretiyle tazminatın hesaplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, uygulama yeri olmayan Mooser tablosuna göre evlenme ihtimalinin belirlenmesi isabetsiz olmuÅŸ, kararın bu nedenle bozulması gerekmiÅŸtir…”

TRAFÄ°K KAZALARINDAN DOLAYI MADDÄ° TAZMÄ°NATTA Ä°NDÄ°RÄ°M SEBEPLERÄ°  

ZARAR GÖRENE YAPILAN ÖDEME  

Trafik kazası sonucu zarar veren, zarar görenle dava dışı anlaÅŸma yapıp bir miktar para vermiÅŸ olabilir. Zarar gören bu miktardan memnun olmayıp ilerde bir dava açarsa, kanıtlanmak suretiyle dava açılmadan önce yapılan ödemeler tazminattan düÅŸülür. Örnek bir Yargıtay kararında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca tazminat miktarlarına iliÅŸkin olup da yetersiz veya fahiÅŸ olduÄŸu açıkça belli olan anlaÅŸmalar veya uzlaÅŸmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebildiÄŸi belirtilmektedir. Bu karara göre davadan önce yapılan ödemenin yeterli bulunması halinde ibra nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiÄŸi belirtilmiÅŸtir.

KUSUR VE MÜTERAFÄ°K KUSUR

Zarar verenin kusurunun ağır ya da hafif olmasına göre tazminat miktarı deÄŸiÅŸebilecektir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan zarar veren, tazminatı ödediÄŸinde yoksulluÄŸa düÅŸecek olursa hakkaniyet gereÄŸi hâkim, tazminatı indirebilir. Ancak ağır kusur olması durumunda, hakim duruma göre indirim de yapmayabilir. Ayrıca zarar görenin de ortak kusuru olması durumunda tazminatta indirim yapılması gerekir. Zarar görenin bu kusuru, illiyet bağını kesmeyecek yoÄŸunlukta ise tazminattan bir indirim sebebidir. Hakim, somut olayın hal ve ÅŸartlarını dikkate alarak, hakkaniyet düÅŸüncesiyle tazminatta indirimi belirlemelidir. Örnek Yargıtay kararına bakmak gerekirse;

  • “…Somut olayda davalı sigorta ÅŸirketine trafik sigortalı araç sürücüsünün % 30 oranında kusurlu olduÄŸunun belirlenmiÅŸ olması karşısında, bilirkiÅŸi tarafından yapılan tazminat hesabından davalının bu kusur oranında sorumlu olacağı dikkate alınarak tazminata hükmedilmesi gerekirken belirlenen tazminat tutarının tamamından sorumlu tutulması yukarıda yapılan açıklamalar karşısında doÄŸru görülmemiÅŸ ve bozma nedeni kabul edilmesini gerektirmiÅŸtir…”

Hatır taşıması, bir insanın baÅŸka birisini herhangi menfaat temini olmadan bir yerden baÅŸka bir yere götürmesidir. KTK. m. 87/1’e göre hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kiÅŸiye hatır için karşılıksız verilmiÅŸ bulunuyorsa, bundan dolayı sorumluluk genel hükümlere tabidir. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı için, bu gibi taşımalar BK m.52 uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması veya özel durumlara göre tamamen kaldırılabilmesi, gerek öÄŸretide gerekse Yargıtay Ä°çtihatlarında benimsenmiÅŸ ve yerleÅŸmiÅŸ bulunmaktadır. Örnek bir Yargıtay kararına göre, Karayolları Trafik Kanunu'nda bu ÅŸekilde taşıma durumunu düzenleyen özel bir hüküm yoksa da hatır taşımasında yalnız yolcunun yararı söz konusu olduÄŸu ve araç sahibi ve sürücüsü ivazsız hareket ettiÄŸi için zararın bir bölümünün zarar görenin üzerinde bırakılması gerektiÄŸi belirtilmektedir.

ZORUNLU TEDAVÄ°DEN KAÇINMA

Trafik kazası sonucu zarar gören kiÅŸi, saÄŸlık kuruluÅŸunda tedavi görse bile bu tedavi taburcu olduktan sonra da devam edebilir.  ÖrneÄŸin zarar görenin belirli süre ilaç kullanması, bazı ameliyatlar olması gerekebilir. Ä°ÅŸte bu durumlarda zarar gören, iyileÅŸmesini engelleyecek ÅŸekilde ameliyat veya tedaviden kaçınması durumunda, bedensel zararda artma veya bedensel zararda azalmama olmuÅŸ ise hakim tazminatı belirlerken bu durumu deÄŸerlendirerek makul bir indirim yapması veya kaldırması uygun olacaktır. Çünkü BK 52. Maddesi gereÄŸi zarar gören zararının artmasında etkili olmuÅŸ yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaÅŸtırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.

 

WhatsApp Destek